BİZANS SANATI

Doğu Roma imparatorluğunun geliştirdiği sanat. Erken, orta ve geç dönem olarak üç aşamalı bir gelişim şeması biçiminde incelenir. Roma imparatorluğunun doğu ve batı olarak 395'te ikiye ayrılmasına karşılık, Bizans sanatının 500 yıllarında oluşmaya başladığı söylenebilir. Bundan öncesi ayrı bir dönem olmaktan çok Geç Antik dönem'in bir devamı sayılabilir. Dolayısıyla Erken Bizans sanatını Justinianos'tan (527-565) gerekir. Bu dönemin en önemli ürünü Ayasofya her açıdan Antikite'nin bitişini simgeler. Özellikle, merkezi bir kubbeye eklemlenmiş iki yarım kubbeli strüktürüyle gerçek bir devrimci atılımdır. Aynı dönemde Resim sanatı da ileriki yüz yıllarda geliştirerek sürdüreceği temel yönelimini edinecektir. Artık, resim Antikite'den yalnız ikonografisi açısından değil, üslubu açısından da kopmuştur. Antikite'nin natüralist eğilimleri yerlerini, litürjik bir simgeselliğe bırakırlar. Bizans resmi doğayı gerçeğe uygun bir biçimde yasıtmayı değil, hemen daima dinsel bir konuyu, yalnız resim düzlemi içinde bir gerçeklik taşıyan bir kompozisyona dönüştürmeyi amaçlar. Bu resim, resim düzlemini yadsıyıp ele aldığı konuyu doğanın bir parçası olduğu yanılsamasını yaratacak biçimde işlemez. Bizans resminde her beti ancak bu iki boyutlu düzlem üzerinde varolan iki boyutlu bir simgedir.

Erken Bizans sanatının son yüz yılı (726-843) İkonoklazma dönemi olarak adlandırılır. Bu çağın ana özelliği, resim sanatında insan betisinin yasaklanması olmuştur. Dinsel nedenlerle beliren bu yasak, sanatı bitkisel esaslı üsluplaştırılmış ögelerden oluşan bir bezemeye ağırlık vermek zorunda bırakmıştır.

864'den 1204'de ki Latin istilasına dek geçen süre, Orta Bizans sanatı olarak adlandırılmaktadır. Bu dönem Bizans için bir Rönesans sayılır. Özellikle mimarlıkta yeni kilise plan tipleri ortaya çıkar. Örneğin Kare içinde haç plan tipi. Mimarlık bu dönemdeki yaratıcı canlılığına karşılık Ayasofya örneğini izlemez. Artık, Bizans mimarları strüktürel sorunları çözümlemeyi temel hedefler saymayı bir yana bırakırlar.

1204'den 1453'e kadar ki dönem Geç Bizans sanatı dönemidir. Özellikle İstanbul'un Palaiologoslar tarafından geri alınışından sonra (1261), bütün sanat dallarında bir Baroklaşma eğilimi görülür. Mimarlıkta ekonomik sıkıntıya koşut olarak yapı boyutları küçülür ve yeni Yonca plan tipi belirir. İstanbul'un Osmanlılarca alınışından sonra Bizans sanatı özellikle de resmi Rusya'da kendine güçlü bir izleyici bulacaktır.

BLOGUMA DESTEK OLMAK İÇİN REKLAMLARI ZİYARET EDERSENİZ SEVİNİRİM) 
(I WOULD APPRECIATE IT IF YOU VISIT THE ADS TO SUPPORT)

 

Yorumlar